Header image
line decor
line decor
 
 

 
 
Bir Nükleer Reaktör Nasıl Çalışır?
     
Temel Çalışma Teorisi
Bir PWR Kalbi Nasıl Çalışır
   
   Temel Çalışma Teorisi
     
Nükleer reaktörler, temel olarak, reaktör kalbi diye adlandırılan bir ortamda sürdürülen nükleer zincir reaksiyonla elde edilen ısının, soğutucu olarak adlandırılan gaz veya sıvı vasıtasıyla alınması prensibine bağlı olarak çalışırlar. Bu ısı elektrik üretmek üzere bir türbinin döndürülmesinde kullanılır. Bu iki şekilde yapılabilir.

Birinci yol ısıtılmış soğutucunun doğrudan türbinin çevrilmesinde kullanılmasıdır. Bu yöntem soğutucu olarak kullanılan suyun kalpte ısıtılarak buhara dönüştürülmesi esasına göre çalışan kaynar sulu reaktörlerde ( BWR ) kullanılmaktadır. Türbini döndüren işte bu kalpten çıkan buhardır.

İkinci yöntemde ise kalpten çıkan suyun ısısı buhar üreticisi yardımıyla ikinci bir sıvıya iletilir. Pratikte bu ikinci sıvı daima sudur ve buhur üreticisinden çıkan buhar türbini döndürmekte kullanılır. Bu yöntem kalpten geçen birinci sıvının da su olduğu basınçlı su reaktörlerinde (PWR) kullanılmaktadır. Bu reaktörlerde birinci devredeki su çok yüksek basınç altında tutularak kaynamaması, sıvı halde kalması sağlanır. Suyun buharlaştırıldığı ikinci devre birinciyle karışmadan ısıyı almaktadır. Fransız reaktörlerinin hepsi ( 58 adet ) PWR’dir..
     
Pressurizer : Basınçlandırıcı
Steam Generator : Buhar üreteci
Control rods drive mechanisms : Kontrol çubukları hareket mekanizmaları
Primary pump : Birinci devre pompası
Reactor core : Reaktör kalbi
Pressure vessel : Basınç kabı
Reactor coolant system : Reaktör soğutma sistemi ( 1. devre )
Secondary system : İkinci devre
Steam : Buhar
Water : Su
Turbine : Türbin
Generator : Jeneratör
Feedwater pump : Besleme suyu pompası
Preheater : Ön ısıtıcı
Cooling water : Soğutucu suyu
Condenser : Yoğuşturucu
   
   
   Bir PWR Kalbi Nasıl Çalışır
     
   YAKIT
 
IPWR kalbinde zincir reaksiyonunu elde etmek için kullanılan uranyum, ancak çok yüksek sıcaklıklarda (2800oC) eriyebilen, yüksek kararlılığa sahip oksit halindedir. Bu oksit yakıtlar küçük tabletler (pellet) halinde sızdırmaz metal bir tüp içine dizilir. Nükleer bölünme ürünlerinin çoğu yüksek seviyede radyoaktif olduğu için birinci devre suyuna sızmalarının önlenmesi gerekir. Bu yüzden yakıt zarfı olarak adlandırılan bu sızdırmaz tüplerde tutulurlar. Yaygın olarak yakıt çubukları diye bahsedilen bu tüplerin birkaç yüz tanesi bir yapı oluşturacak şekilde düzgün demetler halinde bir araya getirilerek yakıt elemanları oluşturulur.
Bu yakıt çubuklarının içindeki uranyumun bölünmesiyle açığa çıkan enerji tüplerin arasındaki boşluklardan geçen birinci devre suyu tarafından alınır. PWR tipi bir reaktörde yakıt çubukları kare kesitlidir ve tamamı bir silindir şekil oluşturacak şekilde satranç tahtası düzeninde yan yana yerleştirilir. İşte bu reaktör kalbidir. .
     
   NEDEN BİR YAVAŞLATICIYA İHTİYAÇ VAR
     
235U atomunun bölünmesi (termal - yavaş) diye adlandırılan düşük hızlı nötronlarla çok daha kolaydır. Bölünme sonucu ortaya çıkan nötronların hızları çok yüksek (20.000km/s) olduğundan zincir reaksiyonunu sürdürebilmek için bir şekilde yavaşlatılmaları gerekir. Bu, reaktörlerde kullanılan yavaşlatıcılarla sağlanır. Hızlı nötronlar hafif çekirdeklerden oluşan yavaşlatıcı atomlarına çarpa çarpa enerji kaybederler ve kademeli olarak bölünme yapabilecekleri hıza inerler (2 km/s). Şüphesiz bu hafif çekirdeklerin yavaşlatma işlemi sırasında çok fazla sayıda nötron yutmamaları gerekir.

PWR tipi reaktörlerde kalp içinden geçirilen basınçlı birinci devre suyu hem soğutma, hem de yavaşlatma görevlerini yerine getirmektedir.
     
   URANYUM NEDEN ZENGİNLEŞTİRİLMELİDİR
     
Yavaşlatıcı olarak normal su kullanıldığında yukarıdaki bahsedilen yöntem zincir reaksiyonlarını sürdürmek için yeterli olmaz. Su pek çok avantajları olmasına rağmen oldukça fazla sayıda nötron yutmaktadır. Ortamdan bu yutulmalar yoluyla sürekli olarak nötronların eksilmesi zincir reaksiyonun devam etmesini engellemektedir.

Doğal olarak elde edilen uranyumun içinde ne yazık ki ılık nötronlarla bölünme ihtimali yüksek olan 235U izotopunun oranı yaklaşık % 0,7’dir. Bu sebeple PWR tipi reaktörlerde kalpteki zincir reaksiyonlarını devam ettirebilmesi için yakıt olarak kullanılacak uranyumun 235U oranının % 3 ile % 5’e kadar çıkartılması gerekmektedir. Bu işlem “izotop zenginleştirmesi” veya kısaca “zenginleştirme” diye bilinmektedir.
     
   ZİNCİR REAKSİYON NEDEN KONTROL EDİLMELİDİR? KRİTİKLİK
     
Zincir reaksiyonlarının sürekliliği ancak bölünme sonucu ortaya çıkan nötronlarla, ortamda yutularak ve kalp dışına kaçarak yok olan nötronların sayısını her zaman tam olarak eşit yaparak mümkündür.
Bu iki nötron sayısı arasındaki orana ( üreyen / yok olan ) çoğaltma faktörü, k, diyoruz ve k’nın daima 1 olması gerekiyor. Eğer k’nın değeri 1’den düşükse, bunun anlamı nötronların çok çabuk yok olduğu ve böylece zincir reaksiyonlarının sona ererek reaktörün durduğudur. Bu tür kalplere alt kritik diyoruz.

Eğer bunun aksine, k’nın değeri 1’den büyükse, bu defa ortamdaki nötron sayısı büyük bir hızla artar, bölünme sayısı dolayısıyla kalpte salınan enerji de hızla artar ve zincir reaksiyonu hızlanır. Bu tür kalplere de süper kritik diyoruz.

Bu sebeple, zincir reaksiyonlarının sürekli olarak kontrol edilebilmesi için bir yolun bulunması gerekir ki reaktör devamlı olarak kritik ( yani k = 1 ) kalabilsin. Bu, nötron yutan atomlardan oluşan elemanların, gereğine göre, kalp içine sokulmasıyla veya kalp içinden çıkarılmasıyla gerçekleştirilir.

Yaygın olarak kullanılan iki çeşit yutucu vardır :

Reaktör kalbinin içinde istenilen değişik seviyelerde tutulabilen kontrol çubukları veya kontrol çubuk demet elemanları diye adlandırılan hareketli çubuklar.
PWR tipi reaktörlerde kullanılan su içinde çözülebilen ve konsantrasyonu zaman içinde değiştirilebilen nötron yutucu bir madde. Bu madde borik asit halinde bordur.
     
  ZAMANLA YAKITTAKİ DEĞİŞİMLER- YENİDEN YAKIT YÜKLEME
     
Kalp içinde bölünme reaksiyonları devam ettiği sürece, ortamdaki bölünebilir çekirdek sayısı gittikçe azalır (4) ve böylece yakıtların zincir reaksiyonunu devam ettirme yetenekleri zamanla azalır. Ayrıca ortaya çıkan bölünme ürünleri zamanla artarak ortamdaki nötronların büyük bir kısmını yutarlar. Bölünme ürünlerinden bazılarının nötron yutma yetenekleri çok fazladır. Kısacası, yanan ve azalan yakıtın zincir reaksiyonunu devam ettirme kabiliyeti gittikçe azalır.

Yakıt içinde oluşan bu değişiklikleri karşılamak üzere, kalpteki yakıtlar taze iken içerde tutulan nötron yutucu malzemeler zamanla yavaş yavaş dışarıya alınarak zincir reaksiyonun dengesi devam ettirilir.

Reaktör kalbi belli bir süre (genellikle 4 yıl) çalıştırıldıktan sonra, yakıtlar sadece yukarıda bahsedilen nötronik açıdan değil, aynı zamanda yüksek sıcaklık ve radyasyon sebebiyle de yıpranarak (özellikle zarf malzemesi) mekanik özellikler bakımından da yetersiz hale gelirler.

Bu noktada, kullanılmış yakıtların tazeleriyle değiştirilmesi gerekir. Bu işleme yeniden yakıt yükleme denir ve genellikle kısmi olarak yapılır, yani her yüklemede kalpteki yakıtların 1/3’ü veya 1/4’ü değiştirilir.
     
  KALPTE BÖLÜNEBİLİR MALZEME (FİSİL) ÜRETİMİ
     
Daha önce bahsedildiği gibi 238U nötronlarla kolayca bölünebilen bir izotop değildir, fakat kalp içinde bol miktarda bulunur (Yakıtların 235U zenginliği %3 ile %5 olduğuna göre geri kalan miktar %95 ile %97 238U izotopudur).
Bu 238U izotopunun hiçbir amaca hizmet etmediğini söylemek yanlış olur. Reaktör kalbi içinde bol miktarda bulunan bu izotop, etrafında dolaşan çok sayıdaki nötronu özellikle enerji kaybederlerken yutar. Bu nötron yutma sonucu yeni bir element, “plütonyum” meydana gelir. Meydana gelen plütonyumun bazı izotopları 235U gibi nötronlarla kolayca bölünebilir özelliktedir. Bu sebeple, reaktör kalbinde zincir reaksiyonlarını devam ettirecek bölünebilir çekirdek sayısı zamanla azalırken, bir yandan da yeni bölünebilir çekirdekler oluşmaktadır.

Bir yandan yakıt tüketirken bir yandan da yeni yakıt üretmesi nükleer enerjinin diğer türlerde olmayan yegâne ve en belirgin özelliğidir (Kullanırken bir yandan da benzin üreten bir araba düşünün). Hattâ, tükettiğinden daha fazla bölünebilir çekirdek üretebilen reaktörler tasarımlamak mümkündür. Bunlara hızlı üretken reaktörler diyoruz.
   

 

 

 

 

 

 

 

 

Bursa Polis Koleji

 
 
   
 
Free Web Hosting